Google, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Türkiye (MENA‑T) bölgesini kapsayan “Google for Startups Accelerator: AI First” programının ikinci dönemini Haziran 2025 itibarıyla duyurdu. Türkiye’de erken aşama AI girişimlerini hedefleyen bu 12 haftalık equity‑free program, teknoloji startup’larına bulut kredisi, AI/ML altyapısı, teknik mentorluk ve yatırımcı ağı sağlıyor. Startup’lar, Google mühendislerinden teknik destek alırken küresel pazarlama stratejileri geliştirebiliyor. Katılım için son başvuru tarihi 16 Haziran olarak açıklandı ki bu tarih geçmiş olsa da program sonuçları yaz sonu ilan edilecek.

Programda seçilen startup’lara Google Cloud üzerinden altyapı kredisi, teknik danışmanlık, AI veri analiz atölyeleri ve ürün tasarımı stratejileri sunuluyor. Ayrıca global yatırımcı ağları ile tanışma fırsatı elde ediliyor. Programın equity-free olması, girişimlerin sermaye alma baskısını azaltıyor. Türkiye’den katılan girişimlerin global pazarda rekabet gücünü artırmayı hedefleyen bu yaklaşım, AI-first çözümler geliştiren ekipler için büyük avantaj sunuyor. Katılımcılar yatırım, yurt dışı müşteri erişimi ve tanınırlık açısından ciddi destek alıyor. Ayrıca bu program, Türkiye ekosisteminin global trendlerle paralel hareket etmesine katkı sağlıyor.
Google AI accelerator programı ile Türkiye’de AI girişimciliği desteklenen bir alan haline geliyor. Bu sayede yerli yazılım geliştiriciler ve teknoloji girişimcileri küresel pazara daha hızlı çözüm üretme imkânı buluyor. Google'ın global marka gücüyle sunulan mentorluk programı, startup’ların ürün-lead büyümesini destekliyor. Ayrıca program sonrası gerçekleşen girişimlerin yurt dışı partnerlerle iş birliği potansiyeli daha yüksek oluyor. Google’ın bu yatırım modeli, Türkiye için teknoloji sektörüne dış dünyadan erişim açısından stratejik bir köprü. Türkiye’nin AI-first strateji vizyonunu güçlendiren bu hamle, ekosistem dijital dönüşümüne katkı sunuyor.
Programa kabul edilen girişimler, Seed–Series A aşamasında olmalı, ölçeklendirilebilir AI-first ürün geliştirmeli ve Google Cloud altyapısını aktif şekilde kullanabilmeli. Ekip içinde teknik liderlerden biri düzenli programa katılım taahhüdünde bulunmalı; kurucuların aktif katılımı programa kabul için önemli değerlendirme kriteri. Başvuran girişimlerin ürün veya hizmetleri, makine öğrenimi teknikleriyle güçlü iş çözümleri üretmeli ve belirgin müşteri potansiyeline sahip olmalı. Ayrıca, girişimin bulunduğu pazar segmentinde sürdürülebilir büyüme potansiyeli taşıması aranıyor.
Program tamamen equity-free olması sayesinde girişimciler yatırım pazarlığında kontrolü ellerinde tutabiliyor. Başvuru süreci şeffaf ve rekabete açık; seçilen 10-15 startup, Google’ın MENA-T bölgesindeki özel destek ağı ile buluşuyor. Türkiye’den katılmak isteyen girişimler, bölgeye özgü iş fırsatlarına erişebilir ve global iş birlikleri geliştirebilir. Ayrıca program, Türkiye AI ekosisteminin profesyonelleşmesine katkı sunarak yatırımcı güvenini artırıyor.
Türkiye teknoloji ekosistemi açısından Google AI First Accelerator programı, startup’lara hem yurt içi hem uluslararası yatırım ve iş ağlarına erişim avantajı sunuyor. Türkiye’deki AI-first startup sayısı artarken, bu tür küresel destek programları girişimcilerin global pazarda tanınmalarını kolaylaştırıyor. Ayrıca program sonrası girişimlerin Google ağı içinde alumni statüsü alması, ileride doğrudan teknoloji kullanım ve yatırım fırsatlarını artırıyor. Türkiye’de faaliyet gösteren teknoloji firmalarının ürünlerini global ölçeklere taşıması için kritik bir platform oluşturuluyor.
Program, yerli girişimlerin yatırımcılarla doğrudan buluşma şansını artırırken, global sektörel trendlerle uyumlu stratejiler geliştirmelerini sağlıyor. Türkiye’nin AI-first stratejisi ve dijital dönüşüm hedefleri bu tür destekle hız kazanmaktadır. Google’ın teknik ve bulut kaynaklarını erişime açması, yerel teknoloji şirketlerinin altyapı eksikliğini kapatmasına yardımcı oluyor. Türkiye’de teknoloji girişimciliği bu destekle daha kurumsal ve sürdürülebilir bir platforma dönüşüyor. Bu yüzden program, Türkiye startup ekosistemi açısından kritik önem taşıyor.

Programın Katma Değeri, Başvuru Süreci ve Destek Unsurları
Programda seçilen startup’lara Google Cloud üzerinden altyapı kredisi, teknik danışmanlık, AI veri analiz atölyeleri ve ürün tasarımı stratejileri sunuluyor. Ayrıca global yatırımcı ağları ile tanışma fırsatı elde ediliyor. Programın equity-free olması, girişimlerin sermaye alma baskısını azaltıyor. Türkiye’den katılan girişimlerin global pazarda rekabet gücünü artırmayı hedefleyen bu yaklaşım, AI-first çözümler geliştiren ekipler için büyük avantaj sunuyor. Katılımcılar yatırım, yurt dışı müşteri erişimi ve tanınırlık açısından ciddi destek alıyor. Ayrıca bu program, Türkiye ekosisteminin global trendlerle paralel hareket etmesine katkı sağlıyor.
Türkiye için Ekosistem Etkisi ve Gelecek Perspektifi
Google AI accelerator programı ile Türkiye’de AI girişimciliği desteklenen bir alan haline geliyor. Bu sayede yerli yazılım geliştiriciler ve teknoloji girişimcileri küresel pazara daha hızlı çözüm üretme imkânı buluyor. Google'ın global marka gücüyle sunulan mentorluk programı, startup’ların ürün-lead büyümesini destekliyor. Ayrıca program sonrası gerçekleşen girişimlerin yurt dışı partnerlerle iş birliği potansiyeli daha yüksek oluyor. Google’ın bu yatırım modeli, Türkiye için teknoloji sektörüne dış dünyadan erişim açısından stratejik bir köprü. Türkiye’nin AI-first strateji vizyonunu güçlendiren bu hamle, ekosistem dijital dönüşümüne katkı sunuyor.
Katılım Kriterleri, Hedef Girişim Profili ve Uygunluk
Programa kabul edilen girişimler, Seed–Series A aşamasında olmalı, ölçeklendirilebilir AI-first ürün geliştirmeli ve Google Cloud altyapısını aktif şekilde kullanabilmeli. Ekip içinde teknik liderlerden biri düzenli programa katılım taahhüdünde bulunmalı; kurucuların aktif katılımı programa kabul için önemli değerlendirme kriteri. Başvuran girişimlerin ürün veya hizmetleri, makine öğrenimi teknikleriyle güçlü iş çözümleri üretmeli ve belirgin müşteri potansiyeline sahip olmalı. Ayrıca, girişimin bulunduğu pazar segmentinde sürdürülebilir büyüme potansiyeli taşıması aranıyor.
Program tamamen equity-free olması sayesinde girişimciler yatırım pazarlığında kontrolü ellerinde tutabiliyor. Başvuru süreci şeffaf ve rekabete açık; seçilen 10-15 startup, Google’ın MENA-T bölgesindeki özel destek ağı ile buluşuyor. Türkiye’den katılmak isteyen girişimler, bölgeye özgü iş fırsatlarına erişebilir ve global iş birlikleri geliştirebilir. Ayrıca program, Türkiye AI ekosisteminin profesyonelleşmesine katkı sunarak yatırımcı güvenini artırıyor.
Programın Öne Çıkan Teknik ve İş Dönüşüm Unsurları
Alan | Açıklama |
---|---|
Süre ve Format | 10‑12 hafta, hibrit (online + yerinde) eğitim ve mentorluk |
Program Desteği | Equity‑free destek, Google Cloud kredileri (max ~$350K), TPU erişimi |
Teknik İçerik | ML/AI altyapısı eğitimi, veri analitiği, sunucusuz mimari, inovasyon çalıştayları |
Mentorluk | Google Cloud ve endüstri uzmanlarından bire‑bir teknik ve ürün mentorlukları |
İş Geliştirme İçerikleri | Ürün tasarımı, müşteri kazanımı, büyüme stratejileri, liderlik gelişimi |
Demo Day Etkinliği | Program sonunda yatırımcılar ve sektör profesyonelleriyle bağlantı kurma fırsatı |
Türkiye Ekosistemi Açısından Program Fırsatları
Türkiye teknoloji ekosistemi açısından Google AI First Accelerator programı, startup’lara hem yurt içi hem uluslararası yatırım ve iş ağlarına erişim avantajı sunuyor. Türkiye’deki AI-first startup sayısı artarken, bu tür küresel destek programları girişimcilerin global pazarda tanınmalarını kolaylaştırıyor. Ayrıca program sonrası girişimlerin Google ağı içinde alumni statüsü alması, ileride doğrudan teknoloji kullanım ve yatırım fırsatlarını artırıyor. Türkiye’de faaliyet gösteren teknoloji firmalarının ürünlerini global ölçeklere taşıması için kritik bir platform oluşturuluyor.
Program, yerli girişimlerin yatırımcılarla doğrudan buluşma şansını artırırken, global sektörel trendlerle uyumlu stratejiler geliştirmelerini sağlıyor. Türkiye’nin AI-first stratejisi ve dijital dönüşüm hedefleri bu tür destekle hız kazanmaktadır. Google’ın teknik ve bulut kaynaklarını erişime açması, yerel teknoloji şirketlerinin altyapı eksikliğini kapatmasına yardımcı oluyor. Türkiye’de teknoloji girişimciliği bu destekle daha kurumsal ve sürdürülebilir bir platforma dönüşüyor. Bu yüzden program, Türkiye startup ekosistemi açısından kritik önem taşıyor.